Karataş Escort Buse ile Zevkin Ateşli Gecesi

Karataş Escort Buse ile Zevkin Ateşli Gecesi

Karataş, Antalya'nın Döşemealtı ilçesinde, şehirden uzak, yaylaların serin kollarında bir köy. Gündüzleri çam ormanları mis gibi kokar, ovaller yeşille uzanır, taş evler sakin bir hayat sunar. Hava rahat, rüzgar hafif; keçiler bitkileri, kahvelerde çaylar içilir, doğanın huzuru her yanı kaplar. Gündüz yaylada çalışılır, tarihi tadı çıkarılır, Antalya'ya 30 kilometre mesafede bir sakinlik yaşanır. Ama gece olduğunda Karataş uyanır. Ormanlar gölgeye bürünür, yıldızların tepesinde parlar, rüzgar çamlarında inler ve Karataş, sexin çılgın bir yaylasına döner. Gündüz tarlada olanlar, gece zevkinin peşinde koşuyor; çam kokusu azgın inlemelerle dolar. İşte bu Karataş gecesinde, azgın eskort Buse ile tanıştım. Buse, yirmilerinin sonunda, uzun sarı tepkiler beline inen, zümrüt saçlı, bronz tenli, ince belli ama göğüsleri ve kalçalarıyla yaylayı sallayan bir kadın. Sikine aç, onu avlamak isteyen bir kadınlık; sana bakışlarıyla yakar, ağzıyla, amıyla, götüyle sikini esir alır. Dayanılabileceğim gece, Karataş'ın serin havasını ateşle doldurdu ve bana Karataş'ta sikişin nasıl doyumsuz bir şölen sonlandırıldı. Buse, sikine tapınan bir yayla kızı; onun çayırlarına düşersen sikini hazır tut, çünkü ya seni uçurur ya da tamamen kendine bağlar.

O gece her şey Karataş'ın yaylalarındaki bir taş evde başladı. Buse'yi kapının önünde görüyorum, üzerinde ince bir gömlek, göğüsleri gömleği yırtacak gibi, dudaklarında parlak bir ruj. “Karataş benim sikiş saham” dedi, sesi rüzgarı bastırarak, “ve ben yarrak hastasıyım, sikini avlarım.” Gözleri geceyi tutuşturuyordu, azgın bir gülümseme yüzünden eksik olmuyordu. Verandada bana yaklaştı, eli boyma attı, “Yayla sananlar yanılır, ben sikini anında alırım” diye fısıldadı. Gömleği sıyırıp tahta zemine yayıldı, bacaklarını açtı; hava çamı, ter ve am kokusuyla doldu. Kısam ona doğru çekildi, parçaları topladım, “Durmak yok” dedi ve amı sikime değdi. O an Karataş'ın sakin gecesi alevlendi; Tahtalar sallandı, rüzgar inlemelerine karıştı. Buse'nin azgın yanı ortaya çıktı, sikimi sıktı, emdi, oynadı. “Bu sadece başlangıç” dedi, onların sikimin ucunda kayarken, “sikiş benim oyunum.”

Verandadan yaylanın otlarına baktığımızda, Karataş'ın ritmi hızlandı. Çamlar arasında yıldızlar yanıp sönüyor, yapraklar rüzgârla dans ediyor. Buse, otların üstünde gömleğini attı, “Karataş'ta sikiş burada coşar” dedi, ve elbiseyi tamamen sıyırdı. Sıkı götü aylar parlıyordu, sikimi çağırıyordu. “Bu çayırda sikini benden kurtaramazsın” diye güldürdü, depolarına depolamadı, götünü kaldırdı. Rüzgâr esip otları savururken, o sikimi eline aldı, “Karataş'ta sik benim” dedi, gözleri azgınlıkla parlayarak. Yaylanın sessizliği inlemeleriyle bozuldu; sikimi sıktı, amına öne sürdü, yarrak hastası olduğunu hareketiyle belli etti. Rüzgâr hızlandı, Buse'nin götü sikimi dansa çağrıldı, bu bir yayla gecesi değil, bir sikiş şovuydu.

Gece ilerledikçe Buse beni Karataş'ın ormanlık bir deresine dikkat çekti. Dere çamlarının arasında akıyor, ay ışığı suyu parlıyordu. “Dere benim sikiş alanım,” dedi, gömleği suya attı, çıplak çıplak yıldızlarda ışıltılıdadı. Derenin kıyısında sikimi avladı, azgın bir açlıkla ağzına aldı, emdi, yaladı. “Beni sakin sanma” diye kahkaha attı, sesi rüzgarı ezdi. Su şırıltısı yükselirken, Buse götünü bana çevirdi, “Sikini bırakmam” dedi, ve amı sikimi sardı. Buse'nin enerjisi Karataş'ın gecesini alevlendirdi; dere sallandı, inlemeleri suya karıştı, bu bir sikiş değil, tam bir zevk patlamasıydı. Suyun serinliği teninin sıcağıyla çarpıştı; sikimi amına, “Bu derede sikini bitiririm” dedi ve beni kıyıda saçmaladı. Çam dalları suya değdi, Buse'nin sulu amı sikimi yuttu, hareketi azgındı.

Sabaha doğru Karataş'ın yayla tepelerine, ovaya bakan bir kulübeye çıktık. Aşağıda Döşemealtı ovası uyumlu, hava çam kokularıyla doluydu. Buse sınıflandırılmış, “Karataş'ta sikiş burada bitiyor” dedi, bacaklarını açtı, “ve ben sikini burada alırım.” Hava serin olsa da teni yanıyordu; sikimi eline aldı, amına bastırdı, “Huzur sananlar yanılır, ben yarrak hastası” diye güldüm, sesi kulübede yankılandı. Götü sikimi düzenleyenler, onun hareketiydi; rüzgâr çamları sallarken, inlemeleriyle doldu. “Beni durduramazsın” dedi, sikimi sıkarken ve Karataş'ın manzarası onun sikişiyle tamamlandı. Kulübenin zemini titredi, Buse'nin amı sikimi sardı, çığlıkttı; çam kokusu cinsiyet kokusuyla birleşti.

Son durak Karataş'ın kayalık yamacıydı, rüzgarın en sert vurduğu yer. Buse kayalara saklandı, “Burada sikini fethederim” dedi ve amını açtı. Rüzgâr saçlarını savururken, sikimi ağzına aldı, yaladı, emdi; azgın enerjisi kayaları titretti. “Yavaşlık mı olacak?” diye alay etti, “Onu yaylaya attı.” Onun sikiş bir zaferi, rüzgarlarıyla yükseldi; Karataş, Buse'nin azgınlığıyla fethedildi. Kayalar tenine sürtündü, sikimi amına bastırdı, “Bu yamaçta sik benim” dedi ve beni kayalıkta esir aldı.

Buse ile Karataş'ta geçen gece, yayladan kayalıklara bir zevk şöleniydi. Sikimi avladı, amıyla coşturdu, götüyle çıldırttı. “Sikiş benim düzenim,” dedi son olarak, rüzgar dudaklarını ıslatırken. Durumunda gücü varsa, Buse seni Karataş'ta bekliyor. Ama dikkat: Bu azgın yayla kızı, sikleri amıyla esir alır.


22 Mart 2025 tarihinde yayınlandı, 37 kez okundu

En Çok Okunan Yazılar

Tüm Yazılar »

KATEGORİLER

Türkiye Escort Bodrum Escort Yalıkavak Escort